Kapılar
Kapı, adı üstünde kapama işlevini yerine getiren cisme verilen isimdir. Mekanları dolayısıyla insanları birbirinden soyutlamaya yarar.
Bugün Gerçek Kesit - Onur bölümünü izledim. Son sahnede öğretmen bunalımı kaldıramaz ve intihar etmeye karar verir. Evinden çıkarken son kez evine bakar ve tüm bölüm boyunca itinayla kapatılan dış kapıyı açık bırakıp gider.
Son kez çıkacağınız ve bir daha dönmeyeceğiniz bir yerin kapısını kapatır mıydınız?
Açık bırakılan kapılarla ilgili iki efsaneye de değinmek isterim.
Derler ki: “Eskiden kapılarımızı açık bırakırdık”. Bu tamamıyla olmasa da büyük çoğunlukla tarihi bir doğruluğa işaret ediyor. Eskiden nüfus az olduğu, herkes birbirini tanıdığı ve insanlar birbirleriyle daha çok vakit geçirdiği için kapıların tamamen açık olduğu mekanlar mevcutmuş. Bu arada bu nostaljik durum, sadece Türkiye’de değil Amerika’da da geçerli bir önerme. Tahminim dünyanın diğer ülkelerinde de buna benzer durumlar vardır. Hala dünyanın bir yerlerinde illa ki uygulanıyordur fakat yaygın olarak uygulanan bir ülke var mıdır, bilmiyorum.
Diğer bir efsane ise şudur: “Amerika’da herkes kapısını açık bırakıyormuş”. İşte bu tamamen yalan. Reddit veya Nextdoor gibi uygulamalarda oturduğunuz yeri takip ederseniz, ne kadar fazla hırsızlık girişimi olduğunu göreceksiniz. Burada kimse kapısını açık bırakmaz. Olur da es kaza bırakırsanız evinizin ortasında uyuyan, televizyon izleyen, takılan insanlar görürseniz şaşırmayın.
Ya son anda aklıma geldi: Amerika’da tuvalet kapıları da epey aralıklı. İçerisi gayet görülüyor fakat neden böyle yapmışlar hala çözemedim. İçerideki hemen işini bitirip çıksın veya olur da kalp krizi falan geçirirse görülebilsin diye mi, vallahi bilmiyorum.
Bu konuyu Kral Şakir’in babası Aslan Remzi’den bir şarkı ile kapatalım: Ah Kapılar Kapılar Canım Kapılar