Kariyer, taşlarını kendiniz döşediğiniz nereye varacağı belli olmayan uzun bir yoldur 😃 Tanımımızı yaptığıma göre konuya geçebilirim.

İnsan ömrü bir yönden bakıldığında gereksiz uzun, başka bi açıdan bakıldığında ise çok kısa. Ünlü filozof Teoman “nasıl oluyor vakit bir türlü geçmezken yıllar hayatlar geçiyor” diyerek zamanın izafiliğine değinmişti. Mantık çerçevesinde baktığımda ortalama ömür bana çok uzun gelir ama yapmak istediklerimi gerçekleştirmeye ant içmiş olsaydım büyük ihtimal yetersiz gelirdi. Bazısı da yaşamayı seviyor, adam 40’ına kadar, 60’ına kadar ayrı, 80’ine kadar ayrı bir hayat yaşıyor. İnsanoğlu işte; her çeşidi var.

Kendinize bir hedef belirlemek kariyer planlamasının en zor yanıdır zira bugün belirlediğiniz hedef yarın için size çok saçma gelebilir. Bu yüzden “ben çok doğru bir hedef belirlerim, gerisi gelir” yaklaşımı bence doğru bir yaklaşım değil. Bu şekilde hedefe varabileceğinizi düşünmüyorum. Bunun yanı sıra, belirlediğiniz hedeflerin geçmişteki tecrübeleriniz ile ilişkili olması işinizi kolaylaştıracaktır.

İnsanın hedefini içgüdüsü ile birlikte yönlendirip tutkusu ile birleştirmesi bence en verimli kariyer yolu olarak görülebilir. Bu duygusal bir yaklaşım olduğu için, bu yolu takip ettiğinizde kendinizi aklınız havada boş boş gezinirken de bulabilirsiniz. İşte bu boş zamanları minimize etmek için de benzer konularda birden çok ilgi alanı oluşturabilirsiniz. Bu ilgi alanlarını oluştururken, bunların beyninizin ve ruhunuzun farklı bölgelerini aktifleştirecek aktiviteler olmasına dikkat ediniz. Bu sayede bıkkınlık hissi ortadan kaybolacağı gibi, yorgunluğunuz da azalacaktır. Örneğin; “x” konusu ile ilgiliyseniz, onunla ilgili yazmayı, anlatmayı ve dinlemeyi deneyebilirsiniz. “x” konusunun, farklı dallardaki konular ile benzerliğini keşfedebilirsiniz. Veyahut “x” konusunda edindiğiniz bilgiyi, başka alanlardaki insanlar nasıl değerlendirebilirdi diye düşünerek fikir jimnastiği yapabilirsiniz.

Ve genelde insanların, özellikle bilgisayarla haşır neşir olanların, gözden kaçırdığı en önemli iki nokta: 1-Reklamını yapma, 2-İnsan biriktirme.

Mümkün mertebe bilginizi paylaşın, en ufak bildiğinizi bile küçük görmeyin. Zira o konuyu başkası bilmiyor olabilir; siz de bilmiyordunuz. İnsan ilişkilerinde tavır da önemli tabii ki; bilgiye herkesin erişebileceğini, yani ortalık malı olduğunu, unutmayın ve bir konuda bilginiz var diye triplere girmeyin. Reklamınızı yapın ve ortak alanlarınız olan insanlar ile tanışın. Yarın bir gün kimin nerede karşınıza çıkacağı belli olmaz.

Son olarak, benim gibi bu konulardaki tecrübesi “adım at boka bat” olan birinden akıl almamaya çalışın 😃 Yaşadıkça öğrenmek en etkili yöntem fakat kendinize lütfen acımasız davranmayın.