Özel Günler
Bugün klişe bir soruyu dile getireceğim: Özel günleri özel yapan nedir?
Biliyorsunuz; insanlar bazı günlere diğer günlerden daha fazla anlam yükler ve bu günlerde diğer günlere nazaran birtakım davranış değişiklikleri gösterirler.
Bazı özel günler “dini”dir, bazısı “milli”, bazısı “yerel”dir, bazısı da “evrensel”. İnsanoğlunun en iyi yaptığı işlerden biri “anlam yüklemek”tir zira hayatı yaşamaya değer kılma işlevi vardır. Bundan dolayı çeşitli kategoriler ve ritüeller altında çeşit çeşit özel günler bulunmaktadır.
Mesela, yılbaşı tüm dünya çapında kutlanır ve tüm dünyada -büyük ihtimal zira araştırmadım- tatildir. Köken olarak dini bir olayın işaretlediği bir tarih de olsa, pratikte öyle değildir. Sevgililer günü de buna bir örnektir. Yani özel günlerin, illa ki çıkış sebeplerini koruması beklenmez. Bazı özel günleri kutlama sebebi, bugün gerçekleşse insanlar sokağa dökülür ve büyük olaylar olur. Fakat zamanla anlamını yitirip, sadece özel gün olarak işlevini devam ettirmektedir. Çokça tekrar edilen her şey anlamını yitirdiğinden, bu da olağandır.
Özel günlerin bazısını kutlamaktan insanlığın büyük bir çoğunluğu keyif alır. Burada kafamı karıştıran şudur ki madem özel günleri kutlamayı bu kadar seviyorsunuz, o zaman neden hayatınızdaki günleri o özel günlerdeki gibi yaşamaya daha çok gayret sarf etmiyorsunuz? Bu bence ortak bilinç ve güdülenme ile ilgilidir. Özellikle günümüzde herhangi bir özel güne sayılı günler kala, şirketler zaten sizi yeterince güdülemektedir.
Yukarıdaki paragrafta şunu kastetmek istedim: Yılbaşında içmeyi çok mu seviyorsunuz? Hindi pişirip, sofralar kurmayı? O zaman neden hindi pişirmek, toplanmak veya içmek için sadece yılbaşını bekliyorsunuz da bunu yıl içinde daha çok yapmıyorsunuz? Yılda bir olunca mı kıymetli oluyor? Ben buna katılmıyorum çünkü insan beyninin öyle çalıştığına inanmıyorum. Aynı etkinliği farklı kisve altında sunarsanız insanın algısını zaten yanıltabilirsiniz, o yüzden bu durum o özel günü, özel olmaktan çıkarmaz.
Tabii bir de çalışma takviminin bu özel günlere göre belirlenmesi durumu var. Çalışma takvimi de ayrı bir konu ve “ideal çalışma takvimi nasıl olmalı” konusuna sonra değinmeyi düşünüyorum. Çalışma takvimi de insanları ister istemez özel günler konusunda köşeye sıkıştırmaktadır.
Bana ilginç gelen bir örnek ile yazımı bitirmek istiyorum. Öncelikle konuyu dinsel bağlamının dışında incelediğimi belirteyim. Kurban bayramında, kavurma yapılır ve yenilir. En azından bizim çevremizde böyle bir gelenek mevcuttur. Kavurma yapılmasının sebebini uzun süredir sorgulamamıştım fakat bir ara aklıma esti ve merak ettim. Zira kavurma çok lezzetliydi ve biz sadece kurban bayramında yiyorduk. Konuyu sorguladım; kurban eti ile ilgili bir durum mu vardı? Hayır. Peki böyle bir adet mi vardı? Bir nevi “evet” zira eskiler et bulduğu zaman kavurma yapıyordu ve bu da genellikle kurban bayramlarında oluyordu. Peki kavurma yemek için kurban bayramını beklemeye gerek var mı? Kesinlikle “hayır” çünkü kavurma her zaman güzel 😃 Yani kurban bayramındaki kavurmayı beklemeyince, diğer yediğim kavurmaların tadı farklılaşmıyor; yine güzel yine güzel.
Kısacası, özel günlerde yapmaktan keyif aldıklarınızı yılın geri kalanında da yapabilirsiniz. Hadi bakalım, izni kopardınız köftehorlar.