Sacramento’da hava akşama doğru 38 dereceye kadar çıkıyor 😲 Evet, doğru duydunuz: “akşama doğru”. Zira burada hava, garip bir şekilde, hep akşama doğru ısınıyor.

Uzun yıllar İstanbul’daki keşmekeşin içinde yaşayıp iyice nefret ettikten sonra çiçeğin böceğin, insana yürüme isteği getiren sokakların, açık ve görece temiz havanın olduğu bir şehire gelince havalar da size iyi geliyor. Hava hakkındaki güzel düşüncelerim hep bu minvaldeydi ta ki sıcağı görene kadar!

Buranın sıcağının tek garipliği akşama doğru havanın ısınması değil, aynı zamanda sıcağın insanı bir nevi pişirmesi diyebilirim. Kayseri’de yaz geçirmiş biri olarak, bu pişirmeyi daha farklı buluyorum. Nem desen nem yok ama ona rağmen sanki hamamdaymışım gibi bir etki yaratıyor. Bu sıcaklar böyle devam ederse ne yapacağım, vallahi bilmiyorum 😰

Havanın sıcaklığından bahsetmişken, insanların da garipliğine değinmek isterim. Biz kışın gezerken insanlar hep mekanların iç kısmında oturuyordu; sadece biz dışarıda oturuyorduk. Şimdi yaz geldi ve biz içeri otururken onlar daha çok dışarıyı tercih ediyor 😃 Ben tüm yılı şort ile geçirdim, bunlar kışın kaban kaban üstüne giyiyordu. Yaz geldi, az rüzgar esse yine üstlerine bir şeyler alıyorlar. Kayseri’nin kışında kısa kollu gömlekle dolaşan bir adam olduğumdan benim yorumum pek akılcı olmayacaktır fakat bu sıcaklıkta bile insanlar üstüne fazladan kıyafet sarıyorsa, onlar da en az benim kadar garip demektir.

Sıcak havayı aslında genel olarak seviyorum fakat en sevmediğim yanı zoraki bir şekilde sürekli sıcak-soğuk hava değişime maruz kalmaktır. Ev serin oluyor, dışarı çıkıyorsun yanıyorsun ve terliyorsun. Bir kafeye giriyorsun, zaten terlemişsin bir de klima vuruyor ve hoşgeldin migren atağı. Sonra dışarı çıkıyorsun ve başın ağrıya ağrıya eve doğru ilerliyorsun. Böyle olunca sıcak havayı aslında sevmediğimi fark ediyorum. Klima deyince aklıma Perpa’daki ölümcül klima geldi 😃 Full soğuk yapınca öyle bir soğutuyordu ki dükkana giren donuyordu. O soğuklukta durmak bana ayrı bir keyif veriyordu. Bir de “Metro Market”te milletin orada hazır bulunan montları giyip girdiği süt ve süt ürünlerinin tutulduğu bir alan var. İşte o alana da girmeyi çok seviyordum. Ya ben bildiğiniz soğuğu seviyorum sanırım 😃

Yazımı bitirirken bir ek bilgi vermek isterim. Sacramento ve civarındaki havaya harita üzerinde bakarken, kıpkırmızı yani aşırı sıcak bir bölgeye denk geldim. Bir baktım, “Death Valley” yazıyor. Meğerse burası Kuzey Amerika’nın en sıcak noktasıymış 🌡️ Adı da janti olduğu için sizlerle paylaşmak istedim 😎 Olur da bir gün gitme imkanı bulursam detaylarını başka bir yazıda anlatırım.