Sistematik

Devlet kademesindeki sistematik işleyiş her zaman düzen ve adalet getirir mi?

Amerika’ya geldiğimde ilk fark ettiğim durumlardan biri, her yerde detaylı detaylı açıklamalar olmasıydı. Mesela parka gidiyorsunuz, bir tabelada destan gibi kurallar yazıyor. Araba sürüyorsunuz, tabelalarda uzun uzun yazılar var. Araba mı süreceğim, yazıyı mı okuyacağım diye düşünüyorsunuz. Sağda solda yazılanları okumazsanız başınız derde bile girebilir zira orada suç teşkil eden durumlar belirtilmiş olabiliyor.

Kuralların bu kadar detaylı işlenmesi, yazılım sektörünün burada parlamasına öncülük etmiş midir acaba? Bu durum çünkü bir tür zihin yapısının yansıması gibi durmaktadır.

Bu kadar kural, halka açık olarak işleyen bir demokratik süreç sonunda, halk ile birlikte alınıyor. Tabii bu kurallardan halk memnun mu derseniz, herkesi memnun edemezsiniz. Fakat memnun olmayan halk, imza toplayıp kararın görüşülmesini veya halkın oyuna sunulmasını devlet erkanlarına iletebiliyor. Mantar (bir tür halisünatif madde) serbest olsun diye imza toplayan bile gördüm. İşin komik tarafı, halkı duman avcısı ama esrar sigaradan daha çok içiliyor ve evlerin %99.9’unda herhangi bir şekilde duman tüttürmek yasak. Ama adam gitmiş mantarın serbest olmasını dert edinmiş 😃

Hazır şikayete başlamışken, bir başka şikayetimi daha dile getireyim. Hayatımda ilk defa akşamdan sonra kapanan park gördüm. Parkların içini bırakın, çevresinde bile sigara içmek yasak. Tabii bu sigara yasağı ve esrar serbestliği tüm Amerika’da böyle değil fakat Kaliforniya’da ne yazık ki böyle.

Neyse, konumuza dönelim. Sistematik işleyiş dışarıdan bakıldığında cennet gibi gözükse de, içinde yaşarken durum bazen hiç de öyle olmayabiliyor. Zira burada da kararları insanlar alıyor ve bazı kararlar alınmak istenmiyorsa halk ne kadar uğraşırsa uğraşsın alınamıyor. Çünkü siyasiler burada da halkı güdebiliyor. Evsizlerin sorunları ve evsizlerin yarattığı sorunlar bunun en büyük örneklerinden biri.

Durumlar karşısında alınacak aksiyonlar katı bir şekilde belirli olduğu için, esneklik kazanılamıyor. Burada esneklik kazandıran tek bir şey var, o da para. Devletin parası olduğu için, bazı durumlarda halkı destekleyici davranabiliyor. Halktan parası olanların yani zenginlerin zaten çoğu konuda başı ağrımıyor. Hatta öyle ki, yasa dışı para kazansan bile vergisini ödediğin sürece, vergi dairesi tarafından herhangi bir devlet birimine rapor edilmiyorsun 😃 Bunu vergi dairesine sorduk yani “kesin bilgi, yayalım”.

Sistematiğin işleri zorlaştırmasına en büyük örnek olarak, ev tutma problemini verebilirim. Türkiye’de paran varsa evlerin %99.9999’una kira artı bir veya iki deposito vererek girebilirsin. Burada ev tutabilmen için para tek başına yeterli olmuyor. Tüm senenin kirasını tek seferde vereyim de, yine kabul etmiyorlar. Kredi skoru, maaş bordrosu, maaş teklifi, kira x 3 x 12 kadar bankada nakit vs. İstiyorlar da istiyorlar. Biz tuttuğumuz evi, tamamen şansa kadere bulduk. Kaliforniya’da ev tutma çok daha sıkıntılı ama emin olun bu kurallar neredeyse tüm ülkede geçerli. Yani öğrenci olarak gelirken, özellikle konaklama işini iyice bir araştırın ve kısa sürede çözün derim.

Türkiye’nin ve insanlarının güzel yanı, işi kolaylaştırmaya yönelik davranmalarıdır. Bu kolaylaştırma belli bir seviyeden sonra ne yazık ki adaletten sapmaya da neden olabilmektedir. Sistematiğin pek az olması ve denetimin de neredeyse hiç olmamasından dolayı da halkın hakkı bolca yenilmektedir.

Başka bir analiz edilmesi gereken durum da, Amerika’da bu kadar para olmasa ve yine böyle sistematik davranmaya çalışsa sonucun ne olacağıdır. Bu konuda yorum yapabilmem için burada daha fazla vakit geçirmem gerekmektedir; ne yazık ki şu anda yeterli tecrübem bulunmamaktadır.

Written on April 28, 2022