Zombi çok değişik bir kelime, popüler de bir kavram. O halde ben de bu konuda konuşmak isterim. Bugün zombilerden ve olası bir zombi kıyametinde yanınıza alacağınız üç şeyden bahsedeceğim. Hazırsanız başlıyorum.

Hepinizin en azından bir zombi filmi izlediğinizi düşünerek konuya çok yabancı olmadığınızı varsayıyorum. Zombi hikayelerinde genellikle gizemli bir virüs yayılır ve insanları zombiye dönüştürür. Bu salgın bir türlü önlenemez ve insanlar hayatta kalmak için elinden geleni yapar. Bazı senaryolarda zombiler düşünür, bazısında agresiftir ve hızlı hareket eder, bazısında ise sürü davranışı gösterir. Özellikle oyunlarda, aksiyon unsuru olarak, normal zombilerden daha güçlü zombiler de görmekteyiz.

İnsanların zombiye dönüşmesi için ya ısırılmaları gerekiyordur ya da sebebi ne olursa olsun her ölen zombiye dönüşüyordur. Bazı insanlar ise bu hastalığa karşı bağışıklığa sahiptir ve ne olursa olsun zombiye dönüşmezler.

Zombi kıyametinden sonra çoğu altyapı (iletişim, elektrik vs.) kullanılamaz hale gelir. Bazı maddeler çürür, bozulur. Çoğu hikayede ne hikmetse yakıt ve yemek hiç bozulmaz 😃

Bazı hikayelerde virüsün kaynağına dair bir teori/açıklama varken, bazısında yoktur. Hatta bazısında virüsü açıklamaya çalışma gayreti bile yoktur zira zombi kıyameti kopmuştur ve insanlığın tek yapabileceği bir şekilde hayatta kalmaktır.

Tüm bu varyasyonlar arasından benim üzerine düşünmeyi en sevdiğim ortam şunlardan oluşmaktadır:

• Zombi kıyametinin aniden kopması ve yıkımın hızlı gerçekleşmesi
• Virüsün kaynağına ilişkin çalışmalar yapacak olan küçük de olsa bir grubun kalması
• 3-5 kişiden oluşan topluluklardan ziyade, içinde en azından yüzlerce insan bulunan kampların oluşturulması
• İnsanların gerizekalı gibi “okul kuralım”, “pasta börek yapalım” gibi sevilecek dertlerden ziyade, zombilerden nasıl kurtulunabilir fikri üstüne kafa yormaları
• Oluşan toplulukların, günümüzdeki gibi birbirlerine karşı acımasız olmaları ve rastgele bir araya gelmekten ziyade temel ortak paydalar etrafında (kan bağı, ırk, kabiliyet vs.) birleşmeleri
• Dünyadaki kaynakların, gerçekçi bir şekilde, zamana yayılarak ve kısmi olarak tükenmesi
• Kıyıda köşede kalan veyahut kişilere özel durumların birer yan hikaye olarak ele alınması
• Zombilerin zamanla çürümesi, çevre şartlarına göre değişkenlik göstermesi, akıllı olmaması fakat ihtiyaçlarına uygun (sadece sese duyarlı olmaktan ziyade bir şeyler yemek istemesi gibi) hareket etmesi ve sürü davranışı göstermesi
• Ve salgının sadece Amerika’da olmaması 😃

Şimdilik bir çırpıda aklıma gelenler bunlardır. Sizler de kendi zombi evreninizde neler olmasını istediğinizi yorumlarda paylaşınız.

Peki diyelim ki zombi kıyameti oldu ve Allah’ın işine bakın ki yanınıza sadece üç şey alabiliyorsunuz. Ne alırdınız? Üç çok az olduğu için, soru da yanıtsız kalmasın diye şunları alırdım: Çakmak, bıçak ve çanta. Silahım yok o yüzden bıçak, bir de bıçak ile portakal soyulur, karpuz kesilir, peynir dilimlenir. Silah tabii ki bunları yapamaz.

Diğer yazılarımda da zombi kıyametinden sonraki dünyanın öykülerini kaleme alacağım. Şimdilik ısırılmamaya çalışın.